01.06.2024, 13:51

Soru aslında şu: Büyükşehir'i yöneteni kim yönetiyor?

22 Nisan 2024 tarihli Eskişehir İlk Haber'in manşetinde "Saltanat devam mı edecek?" başlığı vardı. Bu başlık ve soru aslında Yılmaz Büyükerşen'e Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bir oda ayarlanması yönünde başlanan çalışmalar üzerine sorulmuştu ve kamuoyu ile paylaşılmıştı.

Evet, gazetemizin o günkü nüshasının piyasaya çıkmasından ve İnternet ortamında paylaşılmasından sonra Eskişehir'de en çok konuşulan ve tartışılan konu Yılmaz Büyükerşen oldu. 

ÜNLÜCE'NİN BÜYÜKERŞEN VE BÜYÜKERŞEN EKİBİNE KARŞI BİR ŞEY YAPMA İMKANI KALMADI!

Yılmaz Büyükerşen'e bir odanın ayrılması demek kendisinin Büyükşehir Belediyesi bünyesinde işleyişi yönlendirmede etkili olması demekti ve zaten halihazırdaki ekip de kendisinin ekibiydi. Ayşe Ünlüce'nin ne Büyükerşen'e ne de onun ekibine karşı kolunu kıpırdatması söz konusu değildi, olamazdı da. 

Evet günler geçti ve tartışmalar büyüdü. Çünkü Ayşe Ünlüce 5 yıl boyunca Yılmaz Büyükerşen'in Genel Sekreterliğini yapmıştı. Yılmaz Büyükerşen de seçimlerde tam destek vererek rahatlıkla seçilmesini sağlamıştı Ünlüce'nin. Nihayetinde nereden bakarsanız bakın Ünlüce'nin Büyükerşen'e karşı bir minnet duyması kaçınılmazdı. Çünkü hem genel sekreterlikten hem başkanlığa giden yoldan dolayı kendisine borçlu hissetmesi şaşılacak bir şey değildi. Hepimiz insanız ve bu tür durumlarda nasıl hissedildiğini az çok biliriz!

Peki Eskişehir'de tam olarak neler oluyor?

Yılmaz Büyükerşen'in kullandığı makam araçlarından birisi satılıyor, yeni resmi Başkan Ayşe Ünlüce kendisine Volvo marka ve ikinci el bir araç aldırıyor. Yılmaz Büyükerşen'e bir çalışma masası, bir oda ayarlandığına dair bilgiler de veriyor Ünlüce. Yılmaz Büyükerşen'in danışmanlığı geçen haftaki Meclis Toplantısında resmen ilan ediliyor ve Ünlüce "Yılmaz Hoca için bu yaptıklarımız bir hiç, o her şeye değer!" demeye getiren bir açıklama yapıyor.



ESKİŞEHİR HALKI BÜYÜKERŞEN'İN ELİNİ ÇEKMESİNİ, ÜNLÜCE'NİN GERÇEK BAŞKANLIK YAPMASINI UMUYOR

Evet, Yılmaz Büyükerşen şehir halkının önemli bir bölümü tarafından sevilir ve saygı duyulur, ülke genelinde de popülaritesi yüksek bir isimdir. Evet, dışarıdan oldukça sağlıklı görünüyor ama yaşı da 87. Artık kendisinin yapabileceği birçok işi gençlere bırakması lazım gelir. Başkalarının da bir şeyler yapabileceği, başarabileceği Büyükerşen gibi bir isim tarafından gayet iyi bilinir. Ancak burada sorun çok önemli ve oldukça yetkin bir makama tesir etme meselesidir. 

Eskişehir halkının ekseriyeti ise bu son seçimlerde Yılmaz Büyükerşen'in aday yapılmadığını, aday olamadığını ve dolayısıyla başkan seçilemediğini gayet iyi biliyor. Hatta bu yüzden, özellikle de bayan olması hasebiyle, Ayşe Ünlüce'ye karşı hızlı ve sağlam bir sahiplenme oldu. Şehir halkının ekseriyetinin Ünlüce'yi bu kadar hızlı sahiplenmesinin en önemli nedeni de hiç şüphesiz Yılmaz Büyükerşen'in "Ona oy verin, hatta O'na benden çok daha fazla oy verin!" ifadeleriyle destek çıkmasıdır. Ayşe Ünlüce, elbette Büyükerşen'e rağmen seçim kazanamazdı. Bunu hem Yılmaz Büyükerşen biliyordu hem de kendisi. Siyaseten Eskişehir halkı Büyükerşen'i tutup yüceltmiştir, Ayşe Ünlüce ise Büyükerşen'in bir bürokratı konumundaydı. Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri idi. Ancak CHP Genel Merkezi tarafından Ünlüce aday gösterildiği için saflaşma, gruplaşma bu sefer Ünlüce ismi etrafında gerçekleşti. Bu gerçekleşmeyi de Büyükerşen sağladı büyük oranda. Hem Ünlüce'yi aday yaptırdı hem de halka başkan seçtirdi. Bu Büyükerşen'in başarısı. Ne var ki şehir halkı "Biz Ayşe Ünlüce'yi başkan seçtik, dolayısıyla onun başkan gibi davranmasını, belediyeye kendi damgasını vurmasını bekliyoruz" diye düşünüyor, değerlendirmesini bu yönde yapıyor.

BÜYÜKERŞEN'E SAYGI DUYUYORLAR AMA BÜYÜKERŞEN'DEN DE İRADELERİNE SAYGI GÖSTERMESİNİ BEKLİYORLAR

Evet, şehir halkının ekseriyeti Büyükerşen'i sever ve saygı duyar ama Büyükerşen'in kendilerinin iradelerine saygı göstermesini, yani Ayşe Ünlüce'yi rahat bırakıp Ünlüce'nin başkanlık yapmasını ve koltuğun hakkını kendi tarzıyla vermesini de bekler, bekliyor!

Şu an Eskişehir kamuoyunda hakim olan duygu da budur. Evet, Büyükerşen'i seviyorlar ve kendisini takdir ediyorlar ancak Ayşe Ünlüce'ye başkanlık işlerinde karışmaması şartıyla, hatta danışmanlık alanının dışına taşmaması şartıyla bu saygılarını sürdürmek istiyorlar. Nihayetinde kurallara uymayan ve sınırları zorlayan Büyükerşen de olsa aydın Eskişehir halkı bu duruma da tepki göstermekten çekinmiyor!

ESKİŞEHİR AŞKI DANIŞMANLIK ÜCRETİNİ ALMAKTAN VAZGEÇİREMEZ Mİ?

Diğer yandan, Yılmaz Büyükerşen'in maddi varlık olarak gayet iyi durumda olduğu şehir halkı tarafından biliniyor. Kendisinin 87 yaşında olması hasebiyle artık bu tür işleri bırakması gerektiğini düşünenlerin sayısı da az değil. Buna karşın belediyenin kültür-sanat işlerinde bazı fikirlerine başvurulması karşılığında kendisine her ay hatırı sayılır bir paranın ödenecek olması birçok kişinin aklına "Yılmaz Hoca Eskişehir sevdalısı bir isim. Maddi olarak da bildiğimiz kadarıyla gayet iyi durumda. Yani buralardan alacağı paralara asla ihtiyaç duymaz. Yılmaz Hoca gibi 'Aşkım Eskişehir' diyen bir isme de bila bedel danışmanlık yapmak yaraşırdı. O zaman kendisine karşı duyduğumuz minnet ve saygı katlanırdı. Keşke hiçbir ücret talep etmeksizin danışmanlığı yapıyor olmuş olsaydı!" düşünceleri geliyor. O çok sevilen ve saygı duyulan Yılmaz Büyükerşen portresine de öyle bir yaklaşım daha çok yakışmaz mıydı? Bize kalırsa yakışırdı. Çünkü Eskişehir aşığı bir isim verdiği danışmanlık hizmeti karşısında ücret almazdı. Zira bu şehre olan borcunu bu şekilde bitirip tamamlamak isterdi!

BÜYÜKERŞEN HİZMETİNİ GÖRÜP KENDİSİNİ GERİ PLANA ÇEKMİŞ BİR İSİM OLARAK KALMALIYDI

Yılmaz Büyükerşen açısından hadiseye bakacak olursak; 87 yaşından ve Büyükşehir Belediye Başkanlığından sonra makam arabasıyla, kendisine tahsis edilen odayla, danışmanlığıyla ve danışmanlık ücretiyle gündeme gelmesi büyük bir talihsizlik olmuştur. Nihayetinde tüm bu gelişmeler, söylentiler Büyükerşen'in göz kamaştırıcı tablosunu kısmen karartabilecek ve imajını zarar verebilecektir.

İşin aslına bakarsanız; Yılmaz Büyükerşen'in hiçbir ücret almadan şehirle ilgili görüş ve düşüncelerini Büyükşehir Belediye Başkanı ile paylaşması, makam araçlarını ve belediyenin herhangi bir odasını kullanmaması kendi adının çok daha saygın bir yere gelmesinin yolunu açabilirdi. Ne var ki ne Büyükerşen'in kendisi ne de kendisine büyük bir sevgi ve minnet duyanlar bunu akıl edebildiler. Dahası, kendilerini daha çok sevenlerin böyle bir şeyi akıl etmesine de pek fazla fırsat vermediler. Bir anda öğrendik ki 22 Nisan 2024 tarihinde Eskişehir İlk Haber'in manşet haberinde elde edilen bilgiler doğruymuş; Büyükerşen'e bir oda tahsis etmek için çalışmalar gerçekten de başlamış. Zira oda ayarlanması demek Belediye'de etkin bir konumda çalışmaya başlayacağı anlamına geliyordu. Öyle de oldu!

BIRAKTIĞI BELEDİYEYE DANIŞMAN OLAN BAŞKA ÖRNEK VAR MI?

Büyükerşen, AK Partili kimi belediye başkanlarının da bazı belediyelerde danışmanlık yapmalarını kendine örnek alamaz. Zira kendisinin yönettiği belediyeye başkan adayı olarak genel sekreterini gösterdip, onun belediye başkanı seçilmesini sağlayan ve sonrasında da ona danışman olan başka bir örnek bulamazsınız. Bir başka belediyeye gidip danışman olmak ile bir kişinin öteden beri yönettiği belediye başkan olması arasında dağlar kadar fark vardır. Çünkü oradaki tüm işleyişi, inceliği bilir. Oradaki personeli o mevkilere o getirmiştir ve dolayısıyla o persenol de onun her istediğini anında yerine getirmeye meyillidir. Yani oradaki personel Büyükerşen'in personeli, Ayşe Ünlüce'nin değil. Eğer Ayşe Ünlüce bizzat kendisi Büyükşehir Belediye Başkanlığını hakkını vererek yapmaya karar verirse yapacağı şey, Büyükerşen tarafından kurulan bürokrasisinin yerine kendi bürokrasisini kurmasıdır. Aksi takdirde bundan sonraki yıllarda kendisini gittikçe daralan, gittikçe çok daha fazla sıkan bir cenderenin içinde bulacaktır. Belki de belediye başkanlığının ilk günlerinde aldığı alelacele kararlardan dolayı kendine kızacaktır. Belki zamanla iki tarafın arası bu yüzden bozulacaktır. Aralarının bozulmaması için gayret göstermesi gereken de Ayşe Ünlüce'den başkası değildir. Zira bugün bir seçim olsa ve Ayşe Ünlüce, Büyükerşen karşısında aday olsa bugün aldığı oyun yüzde 20'sini bile alamaz!

BÜYÜKERŞEN SADECE YOL GÖSTERİCİ OLMALIYDI Kİ BUNUN İÇİNDE ORTADA YETERİ KADAR İŞİ VAR!

Eskişehir halkı her iki isme karşı olan sevgi ve saygılarını muhafaza etmek şartıyla; Yılmaz Büyükerşen'den kendilerinin seçip başkan yaptıkları Ayşe Ünlüce'yi kontrol etmesini değil sadece yol göstermesini istiyor. Ortada Büyükerşen adına duran işler de bu yol göstericiliği sağlamaya yeter de artar bile.

Eskişehir halkı Yılmaz Büyükerşen'e 5 dönem oy verdi, yetki verdi. Bu süreç bittikten sonra artık fiili başkanlığı bırakmasını, mümkünse danışmanlık bile yapmamasını arzu ediyor. Çünkü böyle bir durumda Ayşe Ünlüce ve kuracağı ekibi çok daha önemli olacak ve bu yeni ekip belediyecilik hizmetleri bakımından geçmişte kalanlardan çok daha iyi bir konumda bulunacaktır. Şehrin önünü böyle bir ekip açabilir ama eteklerinden, bileklerinden birilerinin tuttuğu ya da yürekten daha başkalarına bağlı ekipler Ünlüce için aynı duyarıllık ve fedakarlıkla çalışmayacaklardır.

Bu tartışmalar sadece Büyükerşen'in ve Ünlüce'nin sorunu değildir, tüm şehir halkını ilgilendiren ve tüm şehir halkının ilgilendiği son derece önemli konulardır. Öyle umuyoruz ki Büyükşehir Belediyesi üzerindeki vesayet gölgesi tamamen sona erer ve Ayşe Ünlüce kendisini göstermek için çok daha fazla fırsat bulur!

Büyükşehir'i kendisi yönetiyorsa gerçekten eğer, Büyükşehir Belediyesi'ni yöneteni bir başkasının yönetmesine asla fırsat vermez!


 

Yorumlar (0)
2
kapalı

Gelişmelerden Haberdar Olun

@